Hemen Ara Biz Sizi Arayalım
- İzmir Reklam Ajansı, İzmir Büyüme Ajansı, Sosyal Medya Ajansı, Dijital Pazarlama, Eticaret
Şule Yüce 15-06-2022 11:14 (2 yıl önce)

Kolektif Hafıza ve Bireyler, Toplumlar, Şehirler

Beraber deneyimleme durumu olarak tanımlanabilen kolektif hafıza, değişim ve dönüşüm öğelerini de için içinde barındıran kapsamlı ve önemli bir terim. Ait olduğumuz toplumların geçmişten gelen ve bizim deneyimlerimize etki ettiği bu güçlü geçmiş bağını sosyologların yorumları ile beraber araştırarak sizin için derledik.

Kolektif Hafızada Beraber Deneyimleme Gerçeği

Sosyoloji, felsefe gibi alanların tartışmaya açık halde bırakılan ve hala araştırılan bellek kavramı üzerinde sıklıkla çalışmaları olmakta. Bireysel yaşamdan toplumsallığa sürekli evirilen yaşam gerçeği bu konuyu ele alanlardan Halbwachs tarafından mimarlık konusu ile ilişkili olan kategorilerle anılmaya başlandı. İnsan belleği doğası gereği özelleşmeye meyilli olan bir beyin ürünü olarak tanımlanır.

Örneğin okulda geçirdiğiniz ilk güne ait kolektif hafıza kişisel bazda deneyimlenen belirli ir zaman dilimine ait bir andır. Fakat grup bazında kolektif hafıza değerlendirmeye alındığında günümüzde grup üyelerinin her biri ya da çoğunluğu tarafından yaşanmış ve alıntılarla birleşen ve oluşan dolaylı yoldan elde edilen anıları içerebilir. Bir aile bazında kolektif hafıza zulüme uğramış, savaş geçirmiş, evlerinden ayrılmak durumunda bırakılmış aile büyüklerinin yani ataların hissettiği üzücü ayrıntılarla dolu olmaya oldukça meyillidir. Nesilden nesile aktarılan ve aile tarafından tamamlayıcı parça görevi gören anılar; ailenin bilincinin bir parçası haline gelir.

Ulusal değerlendirecek olursak eğer; Türkiye içerisinde zafer kazanılmasına rağmen Çanakkale safhasında çekilmiş olan acılar ve kayıplarla beraber uğranılmış olan zararlar; kolektif hafıza olarak bilince yerleşir. Bu savaşı görmemiş olan ve direkt olarak maruz kalmamış olan bireyler ülkenin vatandaşı oldukları ve ataları bunları yaşadıkları için kimlik algısı üzerinde bu anlardan etkilenmeye meyil gösterirler. 

Kolektif hafıza konusunda yapılan araştırmalar beşeri bilim temeline dayanırlar. Tarih ve sosyoloji ile ilgilenen kişiler tarihte yaşanmış olan olayların kolektif bilinç olarak nasıl hafızada yer ettiği ve kültürel hafızanın bu bilinci korumaya olan eğilimini incelemişlerdir. Bilişsel konuda çalışmaları olan uzmanlar kolektif hafıza oluşumunda rol alan ve bu bilinci yöneten bilişsel mekanizmaların çalışma prensibi konusunda keşiflere başlamışlardır. Bilişsel bilimler söz konusu olduğunda bireylerin ayrı ayrı birey bazında hafızalarının çalışma şekli, hafızada kalan ve/veya unutulan konuların neler olduğu hafızanın gelişiminde rol alan tekniklerin detayları vb. Konularda araştırmalarla bilgiler edinmişlerdir.

Kolektif Bilincin Günümüze Etkileri

İçinde yaşadığımız zaman dilimi hızla akarken bireyler günlük hayatlarının içerisinde pek çok farklı konuda ve şekilde deneyimler geçirirler. Deneyimler sırasında insan beynine depolanan ve sonrasında geri çağrılması durumunda hatırlanabilen oluşumlar olarak hafızalarımızda yer ederler.

Çocukluk çağlarında aldığımız güzel koku eşliğinde yaşadığımız güzel bir an, kendisini bize hatırlatabilir. Aynı zamanda kötü hatıralar için de bu durum geçerlidir. Fotoğraf vb. İmgesel yönde işleyen araçların kullanımlarının yaygınlaşması ve dil aracılığıyla deneyimlerin, yaşanmışlıkların aktarılması ile edinilen bilgiler ve yaşanan olaylar kolaylıkla hatırlanabilmektedir. Ancak bazı hatıralar kısa zaman içerisinde unutulurlar. Filozof olan Henry Bergson hafıza konusunda deneyimlerin bilincin bir parçası haline gelişini yansıttığını söylemektedir.

Hatırlama ve unutma olayları, beynimizdeki diyaelektrik ilişki sayesinde belleğimizin oluşumunu sağlar. Beyinde gerçekleşen bu olayların ilişkisi, çevrede görülen ya da birey tarafından çevresinde kurduğu ilişkilerden de etkilenen bir yapıdadır. Bütün halinde doğa ve diğer kişiler ile kurulan ikili ve toplu ilişkilerin her biri hafızanın oluşumunda etkili olur. Bellek; ekonomik, sosyolojik, toplumsal, kültürel ve siyasal yaşam unsurlarının her birinden etkilenir. İçinde yer alınan çevre her zaman bireyin yaşamına ve düşünce tarzına etki eder. Yaşamı şekillendiren öğeler arasında yer alır her biri.

Maurice Halbwachs belleğin en önemli tanım parametresinin toplumsal çerçeve olduğunu belirtmiştir çalışmalarında. Toplumsal çerçeve olarak tanımlanan bu kavram içinde bulunulan tarihin karakteristik yapısına göre şekillenir. Ancak bu şekillenme bir dönüşümü de içinde barındırır. Değişimin en net örneği; toplumda yer alan ailelerin birbirleriyle olan iletişim tarzının yıllar içinde değişkenlik göstermesi gerçeğidir.

Kolektif temsiliyet toplumsal hafızanın birey bazında kendilerini tanımlama şekillerinin ve tüketim alışkanlıklarının beraberinde davranış şekillerinin ve dünya görüşlerinin de; bir parçası olunan toplumsal gruplarla beraber oluşmasıdır.

Kolektif Bilincin Meyili

Hayatta bireylerin başına gelen kırılma anları, üzücü anlar, günlük hayat içerisinde akışta yer alan olay ve deneyimlerin her biri imge olarak değerlendirilebilir. Ancak insanların hatırlamaya meyilli oldukları nelerdir? Kolektif bilinç insan doğasının gereği olan unutma-hatırlama ekseninde ait olunan toplumla beraber gelişmesi ve şekillenmesi ile ortaya çıkar.

Michael Schudson’a göre kolektif bilinç 4 temel prensibe sahiptir.

  1. Bellek kavramı toplumsal bir oluşumdur. Bireyler etkileşimden yola çıkarak hatırlama işlevini gösterirler.
  2. Belleğin seçiciliği vardır. Bir konu hatırlanacak ise başka bir konu unutulabilir.
  3. Bellek seçiciliğinde etkisi olan süreçler bilinçli ya da kasıtlı olmayan şekilerde olabilir.
  4. Kolektif bilinç her daim tartışmaya açık bir kavramdır.

Aynı kültüre ait olsalar dahi bireyler sosyokültürel bağlardan kopmadan kendilerine ait alt kültür gruplarıyla beraber kendilerine özgü deneyimler edinebilirler.

Toplumların Değişiminin Kolektif Bilince Etkileri

Kolektif bilinçte zaman kavramı toplumlara göre değişebilen bir kavram olmaktadır. Toplumun yaşadığı dönüm noktalarının zaman kırılmasına yol açtığını iddia eden araştırmalar bulunur. Zamanla beraber gelen görsel imgelemeler, çarpıcı tarihi olaylar kentlerin kimliklerini şekillendirir. Örneğin sanayi devrimi sırasında ekonomi, siyasi katmanlar ve halk etkilenmiştir. Tüm dünyaya etki gösteren sanayi devriminde şehir yaşamının kimliği değişime uğramıştır ve kolektif hafıza da buradan etkilenmiştir. Kolektif hafıza tüm bu yaşam formu değişimi ile beraber yeni bir form kazanmıştır.

Şehirlerin değişimi ve dönüşümleri tarih ile beraber olmaktadır. Savaşlar, kayıplar, doğal afetler, yağmalar vb. Tüm olaylar şehirlerin benliklerini değiştirmiştir. Bazı durumlarda da eski merkezlerin iyileştirilmesi amacıyla eski yerleşimlere yeni yerleşim birimleri inşa edilmektedir. Şehirlerde yapılan bu değişimler sonucunda; örneğin pitoresk görünüme sahip bir mahallenin bellekte kalan imgeleri yaşamaya devam edebilir. Mekanlar ile hafızanın ilişkisi kaçınılmazdır.

Yorumlar

Hiç yorum yapılmamış, ilk yorum yapan siz olun

BİZİMLE ÇALIŞ

Hemen bizimle birlikte
mükemmel projeler
oluşturmaya başla!

Proje Başlat Bizimle Çalışmaya Başla